posterlerin kralıydı. bütün bakkallarda bulunurdu. çok kötü çizilmiş bir yağlı boya tabloydu. çelik kasasının yanına kurulmuş, pahalı bir koltukta bacak bacak üstünde oturan şişman adam purosunu içerek keyifle gülümser (peşin satan); hemen yan tarafındaki karede ise fareler oynaşan dükkanında borç senetleriyle boğuşan bir deri bir kemik yoksul esnaf (veresiye veren) hüzünle bakardı. en son bir mahalle bakkalında gördüm. nasıl etkiledi beni o resim anlatamam, uzun zaman olmuş unutmuşum bu posteri aldı götürdü beni eskiye, resme bakarken dalmışım bakkal hayrola kardeş bi şey mi oldu sesiyle kendime geldim.... |